Ey son saati düşünen mümin,
Kıyamet bir hakikattir. Onun küçük alametleri gerçekleşmiştir; büyükleri
yaklaşmaktadır. Her geçen gün insanlığın içi boşalır, hak ve adalet geri çekilir. İşte
bunlar, gelen büyük vaktin habercisidir.
Geylani Hazretleri der ki: “Kıyameti beklemek, kalbi uyandırır. Unutan gaflet eder,
hazırlanan selamet bulur.”
Kıyamet günü çok uzaktır sanma. Senin kıyametin, senin ölümündür. O geldiğinde
dünya bitmiş, ahiret başlamıştır. Bu yüzden kalbini hazırla. Her an ölüm ve son için
hazırlıklı ol. Bugün tevbe et, çünkü kıyamet göz açıp kapayıncaya kadar gelir.
Evliya ile Sohbetin Kalbe Tesiri
Ey dost meclisini arayan kul,
Evliya ile bir an oturmak, senelerce yapılan ibadetten daha faydalı olabilir. Onların gönül
hali, kalbe sirayet eder. Sadece sözleri değil, halleri bile öğreticidir.
Geylani Hazretleri şöyle buyurur: “Bir Allah dostunun yanında geçen bir saat, gafleti
silkeler. Kalbe yön verir.”
Evliya sohbeti, nefsi küçültür; gönlü büyütür. Kalbi yumuşatır; aklı derinleştirir. O
yüzden salihlerle beraber ol. Onların duasını al. Varlıkları bile rahmettir.
Ey kul, kiminle oturuyorsan onunla şekillenirsin. Allah dostlarıyla kalbin parlar, dünya
ehliyle kalbin karışır.
İç Huzur için Az Konuşmak, Çok Düşünmek
Ey diliyle huzurunu bozan insan,
Konuşmak kolay, susmak zordur. Ama iç huzur, az konuşmakla başlar. Her söz
gereksizse yük olur. Her susuş ise hikmetle dolarsa nur olur.
Geylani Hazretleri der ki: “Az konuşanın kalbi parlar. Çünkü dil sustukça kalp konuşur.”
Ey kul, her duyduğunu söyleme. Her fikrini dile getirme. Düşün, ölç, sonra konuş. Çünkü
dil yarası, bıçak yarasından derindir.
Sessizlik, kalbin dinlenmesidir. Zikirle süslenen bir susuş, şeytana karşı bir kalkandır.
Sus ki, kalbin Allah’la dolsun.